Daha İyi Mühendislik Çözümleri İçin Yenilikçi ve Efektif Uygulamalar
Maden sektörü ve diğer altyapı inşaatlarında yeni projelere başlayacak olan Maccaferri, İzmir’de Tüprag tarafından işletilen Efemçukuru Altın Madeni’nde Terramesh Sistem istinat duvarının imalatını yapacak. Firma, yeni projelerin yanı sıra maden sektöründe, özellikle kömür madenciliğinde iş güvenliğine katkıda bulunacak yeni bir ürünün çalışmalarına da başlıyor.
Maccaferri Genel Müdür Yardımcısı Ali Kemal Kermooğlu, yeni projeleri ve ürünleri ile ilgili Maden Ocak Teknolojileri dergisinin sorularını yanıtladı. Maden sektörü ve diğer altyapı inşaatlarında yeni projelere başlayacaklarını söyleyen Ali Kemal Kermooğlu, İzmir’de Eldorado Gold’un %100 katılımı ile Türkiye’de sahip olduğu Tüprag Metal Madencilik tarafından işletilen Efemçukuru Altın Madeni’nin şantiyesinde, dizaynı Maccaferri’ tarafından yapılmış olan Terramesh Sistem istinat duvarının imalatına devam ettiklerini belirtiyor. Kermooğlu, proje ile ilgili şu bilgileri paylaşıyor: “2014 yılının Haziran ayında Tüprag’ın bizimle irtibata geçmesi ile Efemçukuru Altın Madeni’nin şantiyesinde istinat duvarlarına ihtiyaç duyulduğu bilgisine ulaşıldı. Teknik ekiplerimiz tarafından yapılan saha ziyaretleri sonucu sahaya teknik açıdan en uygun olabilecek, ekonomik ve hızlı imal edebilecek yöntemlere ilişkin analizler yine teknik ofis ekibimiz tarafından yapılarak Tüprag’a sunuldu. Sahada malzemenin kullanımı, estetik görüntüsü, uzun dönem dayanımı vb. avantajları nedeni ile İstinat duvarı çözümlerimiz içerisinde yer alan “Geosentetik Donatılı Terramesh Sistem İstinat Duvarının” proje kapsamında en uygun duvar olacağına karar verildi. Sahaya ilişkin zemin parametreleri kullanılarak duvar dizaynı tamamlandı ve yine teknik ekibimiz önderliğinde kalifiye personelimiz ile sahada imalata başlandı.” Proje kapsamında yaklaşık 2600 metrekarelik bir duvar inşaatının söz konusu olduğunu ifade eden Kermooğlu, duvarın tamamlanmak üzere olduğu bilgisini veriyor. Kermooğlu, hem Maccaferri hem de Tüprag’ın Efemçukuru Altın Madeni’nde maksimum düzeyde iş güvenliğine önem verdiğini de sözlerine ekliyor.
Güvenlik ve Kalite Ön Planda
Kermooğlu, Efemçukuru Altın Madeni dışında sözleşmelerini yaptıkları büyük projeleri bulunduğunu belirterek, bu projeler içerisinde imalatına başlayacakları İstanbul Atatürk Havalimanı pat sahası genişletme projesi hakkında da şu bilgileri veriyor: “Mart ayının ilk haftası imalatına başlamayı planladığımız İstanbul Atatürk Havalimanı pat sahası genişletme projesi kapsamında yapılacak olan istinat duvarına ilişkin çözüm talebinin DHMI’den geldiğini belirten Kermooğlu, Maccaferri imzası olan çoğu projede olduğu gibi bu projede de sahada Teknik Ekibimiz tarafından yapılan incelemeler ve elde edilen zemin değerleri sonucunda sahaya en uygun olan ve kabul gören sistemin dizaynı yapıldı. Sahada imalata henüz başlanmadı ancak mobilizasyon hazırlıklarına devam ediyoruz. Proje kapsamında yapılacak olan duvarların dayanıklılık, güvenlik ve hızlı imal edilebilme gibi özelliklerinin yanında E5 Karayoluna paralel olması ve estetik görünümünün de önem arz etmesi açısından, “Geosentetik Donatılı Green Terramesh ön yüzü yeşillenebilir istinat duvarı tercih edildiğini sözlerine ekliyor. Proje kapsamında yaklaşık 10 bin metrekare bir duvar yapılacağının ve kaliteye çok önem verdiklerinin altını çizen Kermooğlu, ürünün hammaddesinin tedarik aşamasından başlanarak şantiye sahasında imalatına kadar geçen tüm proseslerin teknik ekipleri tarafından sürekli kontrol altında tutulduğunun bilgisini veriyor.
Maden Sektörüne Yönelik Uygulamalar
Anagold Madenciliğin işletmesini yaptığı Elazığ’daki bir altın madeninin kırma eleme tesisinin etrafındaki istinat duvarını “geosentetik donatılı Terramesh sistem istibat duvarı” olarak tasarlayıp yaptıkları bilgisini paylaşan Kermooğlu, dünyada altına yatırım yapan büyük firmalarla çalıştıklarını vurguluyor. Halihazırda Tüprag tarafından işletilen Kışladağ altın madeni için projelendirdikleri bir istinat duvarı sistemi olduğuna değinen Kermooğlu, yaptıkları proje ile ilgili şu bilgileri veriyor: “Söz konusu duvar sistemi enerji kırıcı bariyer şeklinde kullanılacak olup, sistem parçalarının büyük bir kısmı fabrikamızda üretilmekte, bir kısmı da ithal edilmektedir. Kullanılacak olan sistemin Dünya’da da Maccaferri tarafından yapılmış bir çok uygulaması olduğuna değinen Kermooğlu, sistemin Türkiye’de ilk defa kullanılacağını belirtiyor.
Eti Maden’in işletmekte olduğu Bor madenlerinde de çalışmalar yaptıklarından bahseden Kermooğlu, maden sektörüne sundukları hizmetleri kısaca şöyle özetliyor, “ piyasaya sunduğumuz yüksek kaliteli geosentetik malzemeler aracılığı ile atık depolama sahaları izolasyon teşkili, liç havuzları geçirimsizlik uygulaması, atık barajları sedde yükseltme uygulamaları gibi bir çok alanda hizmet verebiliyoruz. Bu projelerin analizleri ile beraber malzeme tercihi konusunda alternatifler sunuyor ve talep doğrultusunda imalatlarını da gerçekleştirebiliyoruz. Ayrıca işletilmesi tamamlanmış maden ocaklarının rehabilitasyonu için zamanla yeşillenerek doğa ile uyumlu olabilecek sistemler sunuyoruz”
Yeni Bir Ürün
Yeraltı maden ocaklarında özellikle kömür ocaklarında kullanılan Pararib adında farklı bir malzemeleri olduğunu ve şu an Türkiye pazarında kullanılmadığını anlatan Kermooğlu, ilgili ürünün kapalı maden ocaklarında meydana gelen döküntüleri engellediğini aynı zamanda tutuşmayan özellikte ve beyaz reflektör renkli olduğu için iş güvenliği açısından önemli bir malzeme olduğunu belirtiyor Türkiye’de henüz bu malzemenin satışını yapmadıklarını; ama tanıtımını yapmaya başladıklarını sözlerine ekleyen Kermooğlu, “Bu bizim için yeni bir ürün, bu sene Türkiye pazarında satmak istiyoruz”diyor. Bu ürünlerin tamamının İngiltere’deki fabrikalarında üretildiğinin altını çizen Kermooğlu, tel ürünlerin tamamını Türkiye’de ürettiklerini, geosentetik ürünleri ise ortakları Maccaferri firmasının dünya çapında yer alan fabrikalarından aldıklarını söylüyor.
Örnek Üretim Tesisi
Maccaferri ile 25 yıl süren çözüm ortaklığını 2012 yılı itibariyle tamamen ortaklığa dönüştürdüklerini hatırlatan Kermooğlu, konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürüyor: “Maccaferri olarak çift bükümlü tel türevi ürünler ile geosentetik ürünleri Türkiye piyasasına kazandıran ve kullanımını yaygınlaştıran ilk firmayız. Bu alanda Maccaferri firması ile uzun yıllardır çözüm ortağı olarak çalışmaktaydık ve bu uyumlu ve verimli birlikteliğin bir sonucu olarak 2012 yılı itibariyle %50-%50 ortaklıkla Maccaferri ile Maccaferri’yi birleştirerek Türkiye piyasasına kazandırdık. 2012 yılında kurulan ortaklığın ardından yatırımlarımıza başlayarak Düzce’de 10 bin metrekarelik bir alanda, çift bükümlü tel türevi ürünleri üretibildiğimiz fabrikamızın kurulumunu tamamladık. 2012 yılının Ağustos ayında seri üretime başlayan fabrikamızda yıllık ortalama 5 bin ton civarında çift bükümlü tel ürün üretebilmekteyiz.” Yıllık üretimin yaklaşık yüzde 30’unu ihraç ettiklerine değinen Kermooğlu Üretilen ürünlerin diğer kısmını da Türkiye ve Türkiye dışında Türk müteahhitlerin iş yaptığı projelere gönderdiklerinin altını çiziyor. Ayrıca Maccaferri’nin dünyadaki 29 fabrikasından biri olan bu fabrika, gerek Lokasyon, gerekse kalite, temizlik ve iş güvenliğinin sağlanması açısından ilk üçün içinde yer almaktadır. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin Türki Cumhuriyetleri ve diğer komşu ülkelere malzeme üretimi ve sevkiyatı yapacak bir üretim üssü olaması yönünde çalışmalar ve düşünceler olduğundan bahseden Kermooğlu, kısa vadede Türkiye’de ikinci bir üretim tesisinden ziyade bu üretim tesisine yapılacak ilave yatırımlar ve ek makinelerle kapasiteyi artırmayı hedeflediklerini, ancak yetmediği takdirde alanlarını genişleteceklerini söylüyor.
Avrupa başta olmak üzere dünya çapında, Düzce’de yer alan fabrikalarında ürettikleri tüm ürünlerinin kabul gördüğünü ifade eden Kermooğlu; Avrupa, Türki Cumhuriyetleri, Orta Doğu ve Afrika pazarlarına ürün sattıklarına değiniyor.. Kermooğlu, Türk müteahhitlerin projelerine teknik dizayn desteği ve aynı zamanda ürün satışı yaptıklarını sözlerine ekliyor.
Üst Seviyede İş Güvenliği Önlemleri
Sektörde iş güvenliği konusunda öncü bir firma olduklarına dikkat çeken Kermooğlu, inşaat grubunda B Sınıfı iş güvenliği ehliyeti olan mühendislerle çalıştıklarını belirtiyor. Her şantiyede iş güvenliği uzmanı ve firmaları olduğunu anlatan Kermooğlu, her projeye başlamadan önce iş güvenliği ve işçi sağlığı ile ilgili dokümanların hazırlandığını ve şantiyede kullanılacak iş güvenliği ile ilgili ekipmanların denetlendikten sonra uygulamaya başladıklarını kaydediyor. Bu konuda olmazsa olmaz prosedürlerinin olduğuna işaret eden Kermooğlu, özellikle yabancı menşeili firmalar tarafından işletilen madenlerde iş güvenliği ve işçi sağlığına çok önem verildiğini vurguluyor. Sıfır kaza ile çalışan tek firma olduklarını ve baştan sonra bütün şantiyelerinin denetlendiğinin altını çizen Kermooğlu, teknik ekiplerinin tamamen bu konuda eğitim almış kişilerden oluştuğunu belirtiyor. Kermooğlu, konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürüyor: “Şantiyelerimizde dünya çapında onaylanmış, sertifikalı ve en yüksek kalitede de ürünleri kullanıyoruz. Malzemelerin fiyatına bakmıyoruz, öncelikle bizim için iş güvenliği geliyor. Ancak piyasada bu şekilde çalışmayan firmalarla rekabet etmek zorunda kalıyoruz. müteahhitlerin bu konuda çok dikkatli olması ve. çözüm ortaklarını iyi seçmeleri lazım.”
Piyasada kalifiye iş güvenliği uzmanı bulamadıklarına da değinen Kermooğlu, bu konuda yüksek hassasiyetle ve ödün vermeden çalıştıklarını vurguluyor.
Güvenli Bir Çözüm Ortağı
2014’ün cirolarını katladıkları bir yıl olduğunu ifade eden Kermooğlu, geçen yılın kendileri için iyi geçtiğini ve büyük projelerde yer aldıklarını söylüyor. Geçen sene 40 milyona yakın ciro elde ettiklerini ve ihracatlarını da arttırdıklarını sözlerine ekleyen Kermooğlu, teknik ekiplerini güçlendirdiklerini ve yatırımlarını arttırdıklarını belirtiyor. Geçen yılın gerek istinat yapıları gerekse de yol güvenliğini sağlamak için taş ve kaya düşmeleri ile ilgili malzemelerde yoğun bir satış yaptıklarını söyleyen Kermooğlu, aynı zamanda uygulama işleri de yaptıklarını vurguluyor. Kermooğlu, 2015 yılı ile ilgili olarak da şunları aktarıyor: “2015 yılının ise zor geçeceğine inanıyoruz. Önümüzde seçimler ve Rusya’da bir ekonomik kriz var. Yaklaşık yüzde 100 bir devalüasyon söz konusu. Dolayısıyla bu da diğer Türki Cumhuriyetlere sıçramaya başladı. Bu sene kolay geçmeyecek. Ama yüzde 3-4 civarında bir büyüme hedefimiz var. Biz her sene hızlı büyüyen bir firmayız. Ekonomik krizlerde daha çok malzeme satıp, daha çok imalat yapıyoruz. Finans, iş güvenliği ve teknik destek olarak çok üstlerde yer aldığımız için kriz anında güvenilir firma olarak tercih ediliyoruz. Bu dönemlerde müteahittler kendilerini destekleyebilecek firmaları tercih ediyorlar. Dolayısıyla güvenli bir çözüm ortağı arandığı için daha çok ekonomik krizlerde tercih edilen bir firmayız.” Büyük doğalgaz boru hattı, 3.havalimanı ve 3. köprü projelerinde de var olduklarını sözlerine ekleyen Kermooğlu, Türkiye’nin en büyük projelerinde yer aldıklarını kaydediyor. Maden sektörünün de hızla ilerlediğini vurgulayan Kermooğlu, maden sektöründe paylarını hızla artırdıklarını söylüyor.