Düzce Fabrika Grevine İlişkin Basın Açıklaması

Değerli Basın Mensubu,
Maccaferri, 140 yıllık deneyime sahip dünya devi Maccaferri firması ve 30 yılı aşkın süredir var olduğu sektörlerde lider olan Maccaferri Şirketler Grubu ortaklığı ile 2012 yılında kurulmuştur.  Şirketimiz, kaya taş düşmesine karşı koruma, erozyon kontrol, dere ıslahı, istinat yapıları vb. çevreci uygulamalarda kullanılan yenilikçi ürünleri ilk defa ülkemize getirerek uygulanmalarını sağlamış ve yepyeni bir sektör yaratmıştır.

 Bu tür uygulamalarda kullanılan tüm malzemelerin yurtdışından ithalatını önlemek için 2012 yılında da Düzce’de konusunda Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük fabrikalarından birisini faaliyete geçirmiştir. Bu fabrika sadece yurtiçi ihtiyaçlarını karşılamakla kalmamış, aynı zamanda giderek artan bir oranda başta Avrupa olmak üzere tüm dünyaya ihracat yaparak ülkemize döviz kazandırmaya başlamıştır.

 Fabrikamız faaliyete başladıktan sonra, işçilerimizin sendikal talepleri üzerine 2015 yılının Nisan ayında Birleşik Metal-İş Sendikası ile anlaşma imzalanmış ve 2 yıl boyunca gayet uyumlu bir çalışma ortamı sağlanmıştır. Ancak Mart 2017 tarihinde başlayan 2. dönem toplu iş sözleşmesi görüşmeleri maalesef uyuşmazlıkla sonuçlanmıştır. Şirket olarak yüzde 15 zam ile başlayan teklifimizi, tüm imkanlarımızı zorlayarak bir önceki seneye göre yüzde 20 zamlı seviyeye getirmiş, buna karşılık sendika yüzde 50 zam talebi ile gelip yüzde 34’ün altına düşmemiştir. Türkiye’nin ekonomik şartları ve yıllık enflasyon oranı (%8.53) göz önüne alındığında, sendikanın bu fahiş talepleri ve görüşmelerdeki agresif ve umursamaz tavırları tarafımızca anlaşılamamıştır.

Yüzde 20 zam oranlı teklifimizin ve uzlaşma taleplerimizin reddedilmesi akabinde sendika grev kararı alarak, 31 Temmuz 2017 tarihinde işi durdurmuştur.

 Belirtmek isteriz ki; bugüne kadar gelinen süreçte firmamız,  işçilerimizin işçilik ve sendikal haklarına saygı duymuş aynı zamanda yanlış anlaşılmalara sebebiyet vermemek adına sessizliğini korumuştur.

  ‘18.10.2012 tarihli, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu 64. Maddesi gereğince “grev başlamadan önce üretilen ürünlerin satılmasına ve işyeri dışına çıkarılmasına engel olunamaz’’ maddesine dayanarak, grev sürecinden önce üretilen ürünler Ağustos ve Eylül aylarında, müşterilerimize ve şantiyelerimize sevk edilmek istenmiştir.  Fakat bu yasal hakkımız, sendika tarafından engellenmeye çalışılmış ve fabrikadan çıkartılmak istenen nihai ürünler, sendika tarafından kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesi suretiyle, hammadde veya yarı mamül imajı verilmek istenmiş, kamyonların ve tırların önü kesilerek, hukuka aykırı provokatif eylemlerle engellenmiştir.  Her ne kadar sendika tarafından medyaya yanıltıcı demeçler verilse de, bizzat sendika yönetimi ve avukatları grev öncesi üretilip stokta bekleyen ürünlerin fabrika sahasından çıkarılmasının yasal hakkımız olduğunu sözlü olarak beyan etmişlerdir.

 Sendikanın yapmış olduğu provokatif hareketler ve gerçeği yansıtmayan açıklamalar, işçilerimizle olan birliğimizi zedelemekte ve işlerimizi sabote etmektedir. Ayrıca bu süre zarfında, işçilerimizle yaptığımız görüşmelerde, tarafımızca teklif edilen yüzde 20 zam oranı ve yan haklar ile ilgili, işçilerimizin çoğunluğuna, sendika tarafından doğru bilgilendirme yapılmadığı ya da yanıltıcı bilgi verildiği ortaya çıkmıştır.

 İki yıl önce yapılan 1. toplu iş sözleşmesi sürecinde, yönetimimize karşı samimi ve tarafsız tavır sergileyen sendikanın, şu anki süreçte tamamen uzlaşmadan uzak, dayatmacı ve tehditkar tavırları, şirketimizin ve işçilerimizin kandırıldığına dair akıllarda ciddi soru işaretleri bırakmaktadır.

 Maccaferri A.Ş. kurulduğu günden beri, şirketimiz çalışanlarının haklarına, refahına ve güvenliğine önem vermekte, Düzce bölgesindeki yan iş kolları, tedarikçilerimiz ve esnaf ile birlikte birçok ailenin geçimine fayda sağlamaktadır.

Açıkça belirtmeliyiz ki; sendikanın kendi siyasi amaçlarına yönelik ve işçilerimizi kullanarak başlattığı bu grev, şirketimizin üretim faaliyetlerinin durmasına yol açmış ve fabrikamızda üreteceğimiz ürünlerin tamamının, tekrardan yurtdışına kaydırılmasına sebep olmuştur. Bu durumun devam etmesi halinde, yabancı ortaklarımızla nihai karar aşamasına gelmiş olan fabrika üretim kapasitesini iki katına çıkaracak yatırım kararı askıya alınacak ve hatta mevcut fabrikanın kapatılması gündeme gelebilecektir.

 Sendikanın bu uzlaşmaz tutumu işçilerimizin giderek artan mağduriyetlerine yol açmakta ve ülke ekonomisine direkt olarak zarar vermektedir.

Kamuoyuna saygılarımızla duyurulur.

Maccaferri Çevre Teknolojileri Mühendislik Sanayi ve Ticaret A.Ş.