Bodrum Modern Projesinde Çözümlerimizi Tercih Etti
Temmuz 12, 2010Artvin Barajında Geosentetik Donatılı İstinat Duvarı Uygulaması
Kasım 12, 2010
Irmak - Karabük Zonguldak Demiryolu Hattında Çelik Grid Uygulaması
25 yılı aşkın süredir alt yapı inşaat, geoteknik ve çevre mühendisliği ile ilgili alanlarda Türkiye’deki liderliğini sürdüren Maccaferri, Avrupa Birliği Destekli Irmak-Karabük-Zonguldak Demiryolu Hattı Rehabilitasyonu ve Sinyalizasyonu Projesi’nde, demiryolu güzergahının ve demiryolu araçlarının güvenliğini sağlamak amacıyla, güzergah hattındaki şevleri çelik grid malzemesi ile kaplamıştır.
Toplamda 350 km’lik Irmak-Karabük-Zonguldak Demiryolu Hattı güzergahının muhtelif yarma şevlerinde bulunan kaya ve taş niteliğinde yüzeysel döküntü risklerine karşı hattın güvenliğini korumaya yönelik gerçekleştirilen uygulama, Maccaferi’nin uzun ömürlü ve dayanıklı ürünleri ile tamamlandı. Avrupa Destekli olan projede, çevreye ve ekolojik sisteme büyük bir hassasiyet gösterilerek, Maccaferri’nin teknik desteğiyle çevre ile uyumlu ürünlerinden ve probleme yönelik çözüm konularından faydalanıldı.Irmak-Karabük-Zonguldak Demiryolu Hattı Rehabilitasyonu ve Sinyalizasyonu Projesi kapsamında konvansiyonel demiryolu güzergahı rehabilite edilerek Irmak’tan (Çankırı) Zonguldak’a uzanan demiryolunun modernizasyonu sağlandı. Maccaferri tarafından gerçekleştirilen çelik grid uygulaması ile, mevcut hattın modernizasyonunun yanı sıra yarma niteliğindeki şevlerinde güvenliği sağlanarak projenin kapsamı genişletildi.
Türkiye’deki en gelişmiş geoteknik mühendislik uygulamalarını başlatarak, Düzce’deki fabrika ile bölgenin en modern üretim tesisini faaliyete geçiren Maccaferri, bu projede, tamamen uluslararası standartlarda ve kalitede imalat yapan Düzce’deki fabrikasında üretimini gerçekleştirilen tel ağ sistemlerini kullanarak, uzman ekipleriyle anahtar teslimi uygulamayı gerçekleştirmiştir.
Avrupa Birliği tarafından desteklenen ve Yapı Merkezi ve MÖN İnşaat Adi Ortaklığı ile hayata geçen projenin toplam maliyetinin %80’i Avrupa Birliği tarafından, geri kalan %20’lik kısmı ise Türkiye Cumhuriyeti tarafından karşılanmıştır.