Star Ege Rafineri Projesi
Türkiye’nin en büyük ve prestijli projeleri arasında yer alan Star Ege Rafineri Projesi’nde, alt yapı ve üst yapı çalışmalarının büyük bir bölümünde yapım çalışmalarını sürdüren Yenigün İnşaat Proje Müdürü Koray Özdemir ile hem proje hem de sektör ile ilgili keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Koray Bey öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Adım Koray Özdemir. 1998 yılı Ege Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü mezunuyum. Yaklaşık 9,5 yıldır Yenigün İnşaat’ta çalışıyorum. Ağırlıklı olarak altyapı projeleri, asfalt, beton kaplamalar üzerine tecrübelerim var. Daha önce yurt dışı tecrübelerim de oldu. Katar, Afganistan ve kısa bir süre Cezayir’de görev yaptım. 3 senedir de Yenigün İnşaat İzmir şantiyesinde görev yapmaktayım. Proje başladığı zaman Afganistan’da görevliydim ve proje başlangıcından 6-7 ay sonra yani Eylül 2012 itibari ile buradaki görevime başladım.
Yenigün İnşaat’ tan bahsedelim biraz da… Türkiye’de ve komşu ülkelerde halen sürmekte olan başka projeleriniz var mı?
Bu projeler hakkında da kısaca bilgi verebilir misiniz?
Yenigün İnşaat 1978 yılında Mithat Yenigün tarafından kurulmuştur. Özellikle üst yapı ve alt yapı konularında tecrübeli bir firmadır. Şu anda hem yurt içi hem de yurt dışında olmak üzere çeşitli projelerde faaliyet göstermektedir. Türkiye’de Aliağa Projesi’nin yanı sıra Muş’ta baraj projemiz, İstanbul’da da yatırım projelerimiz bulunmaktadır. Bomonti’de bir rezidans yapıyoruz. Türkiye’nin en pahalı arsası olan Kazlıçeşme’de üç ortaklı büyük bir projemiz yeni başladı. Aynı zamanda devam eden bir müze projemiz var. Suudi Arabistan ve Rusya başta olmak üzere ağırlıklı olarak yurt dışı şantiyelerimiz bulunmaktadır. Suudi Arabistan’da büyük bir hastane projemiz mevcut. Ayrıca TAV’ın Suudi Arabistan’da yaptığı havalimanı asfalt işlerini de biz yapıyoruz. Cezayir ve Moskova’da birer ofisimiz bulunuyor. Cezayir’de de iddialıyız ve bu sene içerisinde 2 veya 3 büyük projeye imza atmayı hedefliyoruz. Rusya’da devam eden bir projemiz var ancak Rusya’daki mali sıkıntılardan dolayı oradaki yatırımlarımızı azalttık, eskiden daha büyük bir ekiple çalışıyorken şimdi tek şantiyeye düşürdük. Yenigün İnşaat aynı zamanda bir NATO müteahhidi olup, NATO’nun uluslararası her projesine girebilecek yeterlilikte ve kapasitede bir firmadır. Afganistan’daki projelerimizin büyük bir kısmı NATO için yapıldı ve hepsi askeri projelerdi.
Halen devam etmekte olan Star Ege Rafineri Projesi saha hazırlık işleri hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Star Ege Rafineri Projesi yaklaşık olarak 1,5 milyon metrekare alana oturan yeni bir rafineri projesidir. İşveren Azeri petrol şirketi olan SOCAR’dır. Proje 2011 yılında başlamış olup, Mart 2018 itibari ile de faaliyete geçmesi öngörülmektedir. Proje için ilk kontratı Yenigün İnşaat almıştır. Projeye öncelikle alt yapı çalışmaları ile başlandı. İlave olarak rafinerinin temelleri de dahil olmak üzere tüm betonarme, yani inşaat işlerinin yaklaşık olarak % 65-70’lik bölümü ile alt yapı borulaması da bizim tarafımızdan yapılmaktadır. Türkiye’nin en büyük beş yatırımından biri olan Rafineri projesi uzun soluklu ve oldukça prestijli bir projedir. Ana müteahhit, dünyaca ünlü ana yüklenici firma olan TSGI olup, dört büyük firmanın ortaklığından oluşan bir konsorsiyum mevcuttur. Bu konsorsiyum; İspanyol Tecnicas Reunidas, İtalyan Saipem, Güney Koreli GS Engineering ve Japon Itachu şirketlerinin ortaklığından oluşmaktadır. Şu anda projede hem alt yapı çalışmaları, hem inşaat işleri hem de aynı zamanda deniz yapısı ile ilgili çalışmalar devam etmekte ve gemilerin yanaşması için bir iskele inşa edilmektedir. Ayrıca mekanik işler de TSGI tarafından belirlenme aşamasındadır. Yaklaşık olarak 5 milyar dolar değerindeki bu projenin şu anda yaklaşık % 15-20’sinin tamamlandığını söyleyebiliriz. Biz Yenigün İnşaat olarak alt yapı işlerimizin % 95’lik kısmını tamamlamış durumdayız. İnşaat işlerinin de % 25-30’luk bir bölümü bitirilmiş olup, 2017 yılı Mayıs-Haziran ayları gibi de tamamlanmasını planlıyoruz. Rafineri projesinin en büyük alanı ve aynı zamanda tüm alt yapısı Yenigün İnşaat tarafından yapıldığı için aslında sahanın her alanında çalışmalarımız devam etmektedir. İnşaat ve alt yapı çalışmaları dışında şev stabilizasyonu ve toprak kayması olan bölgeler için ıslah çalışmaları yapıyoruz. Star Ege Rafineri Projesi ana hatları ile bu şekildedir.
Maccaferri Firması ile tanışmanız nasıl gerçekleşti?
Ben Star Ege Rafineri Projesi’ne dahil olduğum zaman zaten Maccaferri ile sözleşme imzalanmıştı. Ancak bu projeden önce de Maccaferri Şirketler Grubu ile farklı projelerde çalışmıştık. Bu projemizde de tanıdığımız ve güvenle çalıştığımız Maccaferri Şirketler Grubunun bir parçası olan Türkiye Maccaferri ile yollarımız tekrar kesişmiş oldu.
Maccaferri tarafından projeniz ve uygulaması devam eden geosentetik donatılı Terramesh Sistem İstinat Duvarı paketi kapsamında ayrıca temin edilen ürünler, Mac.Ro 950/1100 çift korozyon korumalı tip zemin çivisi ve MacMat R1 8127GO PVC kaplı çelik tel ağ donatılı erozyon kontrol örtüsü konusunda bize kısaca bilgi verebilir misiniz?
Maccaferri ile şev stabilizasyonu, zemin çivisi ve istinat duvarının yapımını gerçekleştiriyoruz. Proje başında uygulama ile birlikte ve projenin devamında da malzeme temini ve dizayn konularında Türkiye’de lider kuruluş olan Maccaferri ile çalışıyoruz. Maccaferri, yaklaşık olarak 81.000 metrekareye yakın Terramesh sistem, 150.000 metretül üzerinde de zemin çivisi aldık. Terramesh İstinat Duvarı uygulaması neredeyse bitmek üzere, çok az bir alanımız kaldı. Zemin çivisi uygulaması toplamda 200.000 metretül üzerinde olacak ve çoğunluğu tamamlandı, yaklaşık olarak 4-5 aylık bir çalışmamız kaldı. Projede en çok terramesh sistem ve zemin çivilerini kullanıyoruz. Bunun yanı sıra şev örtüsü için MacMat dediğimiz malzemeyi kullanıyoruz. Bu ürün serbest şevlerde de kullandığımız bir ürün olup, üzerine de yeşillendirme uygulaması yapıyoruz. Şimdilik 25.000 metrekare alındı fakat yeni alanlarla beraber metrajın artacağını düşünüyoruz. Burada bahsetmiş olduğumuz tüm malzemeleri Maccaferri’den temin ediyoruz. Aynı zamanda istinat duvarlarının dizaynı da Macceferri tarafından yapıldı ve tüm proje boyunca gerek ürünler gerek uygulamalar ile ilgili teknik destek alındı. İstinat duvarları ile ilgili bir eksiğimiz kalmadı. Rafineri projesinin aynı zamanda projede yer alan firmalar için de iyi bir reklam olduğunu düşünüyorum.
Terramesh Sistem İstinat Duvarı imalatı ile ilgili olarak proje aşamasından uygulama sürecinin sonuna kadar Maccaferri ile olan ilişkileriniz ve diyaloglarınız nasıl ilerledi? Bu süreçten memnun kaldınız mı? Kısaca açıklar mısınız?
Şirketler Grubu ile zaten daha öncesine dayanan çok iyi ilişkilerimiz olduğu için ve firmayı zaten yakından tanıdığımız için elbette memnun kaldık. Hem yönetim hem proje bazında ilişkilerimiz uzun süredir böyle devam etmektedir. Macceferri’yi yabancı ortaklı bir firma olarak değil, kardeş firma olarak görüyoruz. Elbette böyle büyük projelerde ufak tefek sıkıntılar oluyor, ancak buraya gelen her firma bu tarz sıkıntıları başlarda yaşar. Bu süreçleri de karşılıklı destek ve anlayış ile yürüttük. Şu anda da hiçbir sıkıntımız yok. Zaten Türkiye’de bu tip duvar yapan firma sayılıdır. Biz de ilk defa böyle bir uygulama yapıyoruz. Betonarme duvarlara alışığız, panelli toprakarme de yaptık ama bu sistem hiç uygulanmadı. Yenigün İnşaat olarak bu ürünleri tercih etme nedenlerimizden biri de esnek bir yapı olmasıdır. Örneğin betonarme daha rijit bir yapıdır. Projenin yer aldığı arazi de deprem bölgesi olduğu için Maccaferri Türkiye tarafından bize sunulan ürünler işveren tarafından daha tercih edilebilir hale geldi. Dolayısıyla hem ürünler bazında, hem Türkiye’de bu uygulamaları uzun yıllardır yapan tecrübeli ve güvenilir firmalar çok olmadığından, hem de rafineri projesi alt yapı çalışmalarının orijinal tasarımında başlangıcından itibaren Maccaferri yer aldığından dolayı sizinle çalışmaktan memnunuz.
Şu anda sahanızda devam etmekte olan proje kapsamında; ticari, teknik destek, dizayn, malzeme tedariği ile ilgili çıkan sonuçlardan ve geri dönüşlerden memnun musunuz? Nedenlerini ve size ne gibi faydalar sağladığını açıklar mısınız?
Tüm bu süreçlerde Maccaferri Türkiye’nin bize sunduğu hizmetlerden çok memnun kaldık. Bizi zora sokacak veya iş akışını engelleyecek her hangi bir sıkıntı yaşamadık. Şu anda uygulama kısmını biz yapıyor olsak da malzeme alımı ve teknik destek hizmetini Maccaferri Türkiye’den kesintisiz olarak almaya devam ediyoruz. İlişkilerimiz neticesinde hiçbir çalışan dışarı gitmeden aynı kadro ile uygulama kısmına da devam ettik, ki bir günlük bir aksamanın dahi proje için kaybını düşünecek olursak uyumla ve güvenle çalışıyor olmak bizim için oldukça önemli. Macceferri tüm bu süreçte ve her anlamda uzlaşmacı, çözüm sunan ve destek olan yapısı ile projede yer almıştır. Gerek malzeme tedariği, gerekse teknik hizmet anlamında kendilerinden hızlı geri dönüşler alıyoruz ve uyum içerisinde çalışıyoruz. Güvenilirlik, ürün kalitesi, teknik ve dizayn desteği bizim için önemli.
Maccaferri ile yapmış olduğunuz iş ortaklığı sonrası, Maccaferri’yi ve uygulamalarını referans olarak gösterebilir misiniz?
Nedenleri kısaca açıklayabilir misiniz?
Biz rafineri projesinin en büyük alanda çalışan firmasıyız ancak diğer etaplarda şu anda başka bir firma çalışmakta ve onlar da gerekli olan malzeme ve teknik desteği Maccaferri’den alıyorlar. Firmanın malzeme tedarik aşamasında Maccaferri tarafından verilen hizmetlerin kalitesi ve güvenirliğine biz de referans olduk ve Maccaferri’yi destekledik. Şu anda da ilgili firma Maccaferri ile çalışmaya devam ediyor. Daha önce de bahsetmiş olduğum gibi zaten Şirketler Grubu ile olan ilişkilerimiz, daha önce gerçekleştirdiğimiz projelere de dayanıyor ve farklı grup şirketlerinden farklı alanlarda da hizmet alıyoruz. Kısaca biz bir projeye başlarken ihtiyaçlarımız doğrultusunda mutlaka ve öncelikli olarak Şirketler Grubu çatısı altındaki firmalardan teklif alırız. Çünkü biz Şirketler Grubu çatısı altında yer alan firmaların, şirket prensipleri doğrultusunda her zaman hızlı geri dönüş ve destek alacağımızı biliyoruz. Dolayısıyla Şirketler Grubu ve Maccaferri her zaman referans olacağımız firmalardandır. Ben 17 senedir bu mesleğin içinde yer alan ve bunun 15 senesini asfalt projelerinde geçiren biri olarak, Afganistan’daki projelerimiz için Şirketler Grubundan almış olduğumuz Benninghoven marka asfalt plenti için gördüğüm en iyi makinalardan biri diyebilirim. Afganistan gibi hiçbir imkanın olmadığı bir yerde beş sene hiçbir sıkıntı çekmeden çalıştık ve çok memnun kaldık. Aynı şekilde Star Ege Rafineri Projesinde de Maccaferri’nin deneyimli mühendis kadrosu ile probleme yönelik ekonomik, pratik çözüm üreten teknik desteği ve kaliteli ürünleri ile işlerimiz sıkıntısız olarak devam ediyor ve bu nedenle her zaman referans olarak biz de Maccaferri’ye desteğimizi veriyoruz.
Türk inşaat sektörünün de bir değerlendirmesini yapar mısınız?
Özellikle uzun yıllar yurt dışı tecrübesi olan biri olarak, yurt içi ve yurt dışındaki projeleri kıyasladığınızda nasıl bir tablo çıkıyor?
Açıkçası ben Türkiye piyasasına biraz yabancıyım. Ancak şu anda burada bir konut patlaması yaşandığı aşikar. Türkiye’de bu kadar konuta ihtiyaç var mı emin değilim ama inşaat sektörü her zaman ekonominin lokomotiflerinden biridir. Şu anda büyük ve kurumsal firmalar ağırlıklı olarak yurt dışı projelerde faaliyet gösteriyor. Tabi burada konut yapan firmalardan değil alt yapı ve üst yapı projeleri yapan firmalardan bahsediyoruz. Yurt dışında ise kar marjının yüksek olduğu yerlerin ya savaş olan ülkeler ya da 3., 4. Dünya ülkeleri olarak sayılabilecek Afrika’daki ülkeler olduğunu söyleyebiliriz. Şu anda en popüler olan ülkelerden biri de, petrol zengini olmasından dolayı çok ciddi ve büyük projelerin olduğu Suudi Arabistan. Açıkçası Türkiye’de 3. Köprü, 3. Havalimanı ve Star Ege Rafineri Projesi dışında çok fazla prestijli proje yok. Dolayısıyla büyük firmalar için esas pasta yurt dışında yer alıyor. Türkiye’de kar marjları çok düşük, kalite kontrol ve iş sağlığı ile ilgili tam anlamıyla oturmuş sistemler mevcut değil. Ancak uluslararası büyük projelerde gerçekten bu sistemler uygulanıyor. Burada her şey bütçe ile ilgilidir. Firmalar para kazanamadığı zaman mutlaka bir yerlerden kısmak zorunda kalıyorlar ve kendi ceplerinden bu açığı kapatamadıkları için bu gibi alanlardan kısıntıya gidiyorlar. Ancak ülkenin belli bir seviyeye gelebilmesi için devlet tarafından bu adımların atılıp, sistemin oturtulup, denetimlerin yapılması lazım ki kazalar yaşanmasın, imalat kalitesi artsın.